|
| PH Gündem Yıl: 2022 Sayı: 1 |
|
Dr. Zeki Öngen PH Gündem’in yeni yıldaki bu ilk sayısı iki olgu ile aklımıza takılan iki soruya güncel yayınlar ışığında yanıt arayan bir derleme içeriyor. Birinci olguyu SaÄŸlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi EÄŸitim ve AraÅŸtırma Hastanesi’nden Uz. Dr. Sena Sert Åžekerci hazırladı. Bu olgu, yüzeysel bakışta düzeltme giriÅŸimi sonrasında pulmoner hipertansiyonu olan bir doÄŸuÅŸtan kalp hastalığı olgusu gibi görülmekle birlikte ayrıntılı incelendiÄŸinde farklı bir durum ile karşılaşılabileceÄŸine güzel bir örnek oluÅŸturmaktadır. Ayrıntılı incelemede kullanılan çoklu görüntüleme yöntemlerinin tanıda nasıl yönlendirici olabileceÄŸi somut olarak vurgulanmaktadır. Hastanın hemodinamik verileri de öğretici birçok noktayı içermektedir. Soldan saÄŸa ÅŸantlı olgularda pulmoner damar direncini hesaplamadan pulmoner hipertansiyon yargısına varılmaması gereÄŸi, özellikle yaşı ileri ve mitral kapaÄŸa da giriÅŸim yapılan olgularda kalbin saÄŸ tarafının hemodinamisi giriÅŸime uygun görünürken kararı vermeden önce sol tarafa da bakılması zorunluluÄŸu açık bir biçimde gösterilmiÅŸtir. Bir baÅŸka olguyu içeren ikinci yazı, iliÅŸkili yayınları da irdelemesi bakımından öncekinden farklı bir biçem ile sunulmuÅŸtur. İstanbul Üniversitesi-CerrahpaÅŸa, Kardiyoloji Enstitüsünden Doç Dr. Ümit YaÅŸar Sinan ve arkadaÅŸları, pulmoner hipertansiyonda hemen her zaman görünen pulmoner arter geniÅŸlemesinin sol koroner arter ana dalına yaptığı ve ölümcül olabilecek sonuçlar doÄŸurabilecek basının tanı ve tedavisini aktarmışlardır. Bu olguda da tanıda ve tedavide çoklu görüntüleme yöntemlerinin ne kadar yardımcı olacağı bir kez daha vurgulanmıştır. DoÄŸuÅŸtan kalp hastalığına baÄŸlı pulmoner arter hipertansiyonlu olgudan iki temek ders çıkartıyoruz. Birincisi, önceki olguda olduÄŸu gibi, hastanın sorununu çözmek için kalbin hep saÄŸ tarafına deÄŸil sol tarafına da bakma gereÄŸidir. İkincisi ise alt yapımız ve becerimiz yeterli olsa bile doÄŸuÅŸtan kalp hastalığında her gördüğümüz deliÄŸi kapatmama durumu, anatomi ile fizyolojiyi birlikte deÄŸerlendirme zorunluluÄŸudur. Kronik tromboembolik pulmoner hipertenasiyonda (KTEPH) tedavi edici bir yöntem olan pulmoner endarterektomiden (PEA) sonra ne yazık ki önemli bir hasta grubunda pulmoner basınçların normalleÅŸmediÄŸi gözlenmektedir. Bu olgularda yerleÅŸmiÅŸ iki tamamlayıcı tedavi seçeneÄŸi balonlu pulmoner anjiyoplasti ve/ya da tıpsal tedavidir. İstanbul Üniversitesi-CerrahpaÅŸa, CerrahpaÅŸa Tıp fakültesi Kardiyolji Anabilim Dalından Doç. Dr. Burçak Kılıçkıran Avcı bu hastalarda bir baÅŸka yöntem etkili olabilir mi sorusuna yanıt arayan bir çalışmayı derlemiÅŸtir. Bu yayında, önce idiyopatik pulmoner arter hipertansiyonunda (İPAH) güvenli olduÄŸu gösterilen daha sonra korunmuÅŸ ejeksiyon fraksiyonlu kalp yetersizlikli (KEFKY) olguların pulmoner basınçlarına etkisi sınan pulmoner arter denervasyon tedavisinin (PADN) PEA sonrası pulmoner hipertansiyonu süregelen hastalardaki etkisi araÅŸtırılmıştır. İPAH’lı olgularda beta blokerlerin pulmoner basıncı düşürmemesine karşın bu yöntemin nasıl etkili olduÄŸu, KEFKY’li olgularda PADN tedavisinin nasıl olup da pulmoner arter uç basıncını da düşürdüğü, nakledilmiÅŸ kalplerin konağın sinir sistemi ile yeniden innerve edilmesi gibi ablasyon sonrası pulmoner arterler yeniden innerve olacak mı benzeri sorular yanıtlarını bekleyedursun sözü edilen çalışmada PADN tedavisinin PEA sonrası uygulandığında hem hemodinamiyi hem de kliniÄŸi düzelttiÄŸi gösterilmiÅŸtir. Kök hücre nakli, vektörler aracılığı ile gen taşınması gibi bu yöntem de gelecekte pulmoner hipertansiyon tedavisinde ilaçları tamamlayıcı ilaç dışı seçeneklere kavuÅŸulacağı yönünde ümit vermektedir. Dr. Kılıçkıran Avcı’nın sorduÄŸu ikinci sorunun yanıtını araÅŸtıran çalışma pulmoner hipertansiyon tanısını içeren incelemelerde bir ölçütün deÄŸiÅŸim önerisini içeriyor. Altıncı Dünya Pulmoner Hipertansiyon Sempozyumunda pulmoner hipertansiyon tanı eÅŸiÄŸi olarak önerilen ve herkesin yeni yazılmakta olan Avrupa kılavuzuna gireceÄŸinden emin olduÄŸu hemodinamik parametrenin ekokardiyografi ölçümlerine nasıl yansıması gerektiÄŸi Cleveland Klinik kaynaklı bir çalışmada incelenmiÅŸtir. Son bölümde bu çalışma özetlenirken günlük uygulamaya özellikle tedavi açısından nasıl yansıyacağı irdelemektedir. Bu yazıdan bilimsellik yöntemi açısından da bir ders çıkartmak gereklidir. Ne kadar önemli bir kurum olunursa olunsun tek bir klinikten elde edilen verilerin bilimsel geçerlilik kazanabilmesi, yaygın bir ölçüt olarak kullanılabilmesi için bir baÅŸka veri tabanında da geçerli olduÄŸunun kanıtlanması gereÄŸidir. Her bilimsel yayını olduÄŸu gibi eleÅŸtirel bir bakış ile okuyacağınız PH Gündem’in bu sayısı aracılığı ile herkese saÄŸlıklı yıllar dilerim. Dr. Zeki Öngen |
| 2025 © Bu sitenin tüm haklary Türk Kardiyoloji Derne?ine aittir. |